Tartışmasız dünyanın en büyük arama motoru olan Google, ne arayacağımızı nereden biliyor sorusu, internete giren her kullanıcının zihninde en az bir kez yankılanmıştır. Google Ads Reklamları, SEO tabanlı web tasarımı ve SEO uyumlu içerik üretimi konusunda en yakın çözüm ortağınız Sahne Medya, teknoloji devinin büyük sırrını sizler için anlattı.
Dünyadaki en popüler arama motorlarının başında gelen Google, sağladığı kusursuza yakın hizmet için son derece gelişmiş algoritmalardan faydalanıyor. Ancak Google şirketinin kullandığı teknolojik altyapı son yıllarda o kadar gelişti ki aradığımız şeyi karşımıza çıkartmakla kalmayıp neyi arayacağımızı tahmin ederek bize bazı öneriler sunuyor. Arama yaparken arayacağımız cümleyi sanki zihnimizi okur gibi tamamlıyor. Peki ama Google bunu nasıl başarıyor?
Bilgisayarınızda tabletinizde veya mobil cihazlarınızda Google destekli tarayıcılardan birini (Mozilla, Edge, Chrome gibi) çalıştırdığımızda karşımıza çıkan arama çubuğuna aramak istediğimiz şeyi tarif eden bir cümle yazalım. Anında Google bize en uygun tahminleri arama çubuğunda öneri olarak sunar. Bu öneriler ise asla rastgele tahminler değil. Google bizi tanıyor ve ne aramak istediğimizi öncesinden tahmin edebiliyor. Peki ama bunu nasıl yapıyor? Bu sorunun cevabı Google’ın kullanıcılara sunduğu diğer hizmetlerde yatıyor. Gmail, Youtube vs. günümüzde belki de şirketler için en değerli hazineler tüketicilerden toplanan veriler (Datalar), Google hakkımızda topladığı verileri depoluyor, analiz ediyor, sınıflandırıyor ve bize karşı ya da bizim için kullanıyor. Üstelik sadece Google hesabımızdan değil IP adreslerimizin eski verilerinden de data toplanabiliyor.
Google Chrome tarayıcısının çok amaçlı arama çubuğuna “chrome://omnibox/” yazıp da enter tuşuna bastığımızda küçük bir arama çubuğu ve değişik ayarlar yapabildiğimiz bazı sekmeler görürüz.
Küçük arama çubuğuna karakterler yazmaya başladığımız andan itibaren arama geçmişimize, yer işaretlerine ve arama sonuçlarına dayanarak belirli tahminler yürütüldüğünü görürüz. Sık sık ziyaret ettiğimiz bir URL’yi yazmaya başlarsak tarayıcının bize bu siteyi en son ne zaman ziyaret ettiğimize ve ne sıklıkla ziyaret ettiğimize dair birçok ayrıntı gösterecektir. Tarayıcınızın ne denli büyük bir hafızası olduğunu ve Google’ın milyarlarca veriyi nasıl depoladığını görüp de hayrete kapılmamak elde değil.
Tarayıcınıza “chrome://predictors/” yazdığınızda ise gerçekten şaşıracaksınız çünkü Google’ın size önereceği, ziyaret etme olasılığınızın yüksek olduğu web siteleriyle karşılaşacaksınız.
21.yy’daki en önemli hazinelerden biri kesinlikle tüketiciler hakkındaki kişisel verilerdir. Büyük şirketler bu iş için büyük servetler harcıyorlar. Milyonlarca kullanıcısı ile Google dünyanın en büyük veri bankalarından biri. Hakkımızda topladığı dataları bize daha iyi hizmet vermek için kullandığını söyleyen Google’ın amacı bu kadar masum mu peki?
Bütün şirketler mevcut ve potansiyel tüketiciler hakkında bilgi sahibi olmak istese de Google için bu veriler olmazsa olmazdır. Çünkü kendisini reklam verenlerin ödediği paralarla finanse eden Google, kişisel veriler sayesinde hem reklam verene hem de tüketiciye daha iyi hizmet veriyor. Ne yazık ki Google bizi en yakınlarımızdan hatta bizden bile iyi tanıyor. Neyi seveceğimizi ve neyi satın alacağımızı gayet iyi biliyor. Her şeyi bu kadar iyi bilirken istek ve arzularımızı manipüle etmesi ise hiç de imkânsız değil. Hal böyle olunca internet kullanıcılarının en büyük endişesi kişisel veri güvenliği haline geliyor. Biz sıradan kullanıcılar için bu durum distopik ve endişe verici olsa da reklam verenler için Google’ı tüketiciye giden en kolay yol haline getiriyor. Bir şirket marka bilinirliğini ve satışlarını arttırmak için çok makul bütçelerle tam da kendisine ihtiyaç duyan tüketicinin karşısına, Google Ads reklamlarıyla çıkabiliyor. Siz de Google’ın akıl almaz algoritmaları sayesinde potansiyel müşterilerinize ulaşmak istiyorsanız geç kalmadan Google’ın Partner ajansı Sahne Medya’nın Google Reklamları hizmeti ile tanışın
20-10-2021 10:17:58